Yılbaşı Ağacı Adeti « Adetler ve İnanışlar
Yılbaşı günlerinde, evin bir köşesinde, minik bir çam
ağacı bulundurmak ve onu süslemek adetinin kökeninin Almanya olduğu
ileri sürülür. Almanların 'cennet ağacı' adını verdikleri ve Adem
ile Havva'nın gizemli hikayesine dayanarak üzerini elmalarla
donattıkları ağaç köknardı.
15. yüzyıldan sonra bu ağaçlara sadece meyve değil ekmek, bisküvi
gibi yiyecekler de asılmaya başlanmış, Protestanlığın yayılması ile
birlikte bunlara yanan mumlar da eklenmiştir. Adet Avrupa'ya
yayılırken aynı zamanda göçmenler tarafından Amerika'ya da
taşınmıştır.
Aslında ağaçların ruhani törenlerde önemli bir sembol olarak yer
alması adeti çok eskilere, Hıristiyanlık öncesi zamanlara, hatta
putlara ve doğaya tapınıldığı zamanlardaki Mısır ve Çin
uygarlıklarına kadar uzanır. O devirlerde doğanın yeşilliği ve
ağaçlar sonsuz hayatın sembolleriydiler.
Benzer şekilde Kuzey Avrupa ülkelerinde de yine Hıristiyanlıktan çok
daha önceki zamanlarda ağaçlar ruhani bakımdan kutsal kabul
ediliyorlardı. Kuzey Avrupa'da kış aylarında sadece bir kaç saat
süren gündüzler 21 Aralık'tan itibaren uzamaya başlarlar. Uzun
karanlık günlerin bittiğinin, gittikçe daha aydınlık günlerin
geleceğinin müjdesi olan Aralık ayının bu günleri de törenlerle
karşılanırdı.
Bu adet Avrupa'da güneye indikçe değişerek yayıldı. Romalılar
zamanında takvimin başlangıcının, dünyanın yaratıldığı ay olduğuna
inanılan ve tabiatın canlanmasının müjdecisi olan Mart ayından Ocak
ayına kaydırılması ile kutlanacak tarihler konusunda kafalar iyice
karıştı.
Zamanla Kuzey Avrupa ülkelerinin 'karanlığın bitişi' ayin ve
kutlamaları, Hıristiyan dünyasınca Hz. İsa'nın doğum günü kabul
edilerek -ki bu kesin değildir- Noel kutlamalarına dönüştürüldü.
Bu arada ağaçlar, özellikle çam ağaçları bu kutlamanın simgesi
olmaya devam ettiler. Her ne kadar yılbaşı günlerinde bir çam
ağacının süslenmesi tüm dünyada adet olduysa da bu günün dini
bakımdan bir özelliği yoktur. Dünyanın Güneş etrafındaki bir turunu
tamamladığı coğrafi bir konumdur.
Uygarlık ve teknolojinin ilerlemesi ile çam ağacı üzerindeki
mumların yerlerini yanıp sönen minik renkli ampuller, elma, ekmek ve
bisküvinin yerini rengarenk süsler aldı. Günümüz insanı ağaçlara
tapmamasına rağmen onların kıymetini daha iyi biliyor. Bir kaç
günlük eğlence için çam ağaçlarını kesmiyor, plastik taklitlerini
kullanıyor.